Kırılmaz Hukuk Bürosu Logo

Uyuşturucu Madde Suçu Hakkında

Uyuşturucu Madde Suçu Hakkında

Uyuşturucu Madde Suçu Hakkında

1.Uyuşturucu madde ticareti suçu nedir?

Uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin imali, ithali, ihracı, ülke içinde satılması, satışa arz edilmesi, başkalarına verilmesi (temin etme), sevk edilmesi, nakledilmesi, depolanması veya ticaret amacıyla satın alınması, kabul edilmesi ile işlenen seçimlik hareketli bir suçtur (TCK md.188).

2.Uyuşturucu Madde Kullanma ile Ticareti Arasındaki Fark Hangi Kriterlere göre belirlenir?

Yerleşik Yargıtay kararlarında uyuşturucu madde ticareti suçu oluşması için aranan şartlar şunlardır;

  • Yakalanan uyuşturucu maddenin miktarı, (Sanığın kişisel ihtiyaç sınırını aşacak miktarda uyuşturucu madde bulundurması, uyuşturucu maddeyi kişisel kullanım amacı dışında bulundurduğunun göstergesidir. Buna göre yıllık kullanım miktarının üzerinde uyuşturucu madde bulunduran sanığın, uyuşturucu maddeyi kullanma amacı dışında bulundurduğu kabul edilmektedir)
  • Sanığın elindeki uyuşturucu maddeyi başkasına satma ya da devir veya tedarik etme hususunda herhangi bir davranış içerisine girip girmediği ,
  • Uyuşturucu veya uyarıcı maddenin sanık tarafından bulundurulduğu yer,( Kişisel ihtiyacı için uyuşturucu madde bulunduran kimse, bunu her zaman kolaylıkla ulaşabileceği bir yerde bulundurur. Uyuşturucu maddenin kolayca ulaşılamayacak bir yerde zulalanmış olması uyuşturucu madde ticareti yapıldığının göstergesidir.)
  • Uyuşturucu veya uyarıcı maddenin bulunduruluş şekli. ( Uyuşturucu maddenin çok sayıda ve özenli olarak hazırlanmış küçük paketçikler halinde bulunması, her paketçiğin içine hassas biçimde yapılan tartı sonucu aynı miktarda uyuşturucu madde konulmuş olması, uyuşturucu maddenin ele geçirildiği yer veya yakınında hassas terazi ve paketlemede kullanılan ambalaj malzemelerinin yakalanması, uyuşturucunun kullanım dışında bir amaçla bulundurulduğu hususunda önemli bir belirti olacaktır.)

3. Uyuşturucu Madde Ticareti Suçunun Cezası Nedir?

Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imal, ithal veya ihraç eden kişi, 20 yıldan 30 yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı fiilinin diğer ülke açısından ithal olarak nitelendirilmesi dolayısıyla bu ülkede yapılan yargılama sonucunda hükmolunan cezanın infaz edilen kısmı, Türkiye’de uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı dolayısıyla yapılacak yargılama sonucunda hükmolunan cezadan mahsup edilir (TCK md.188/1-2).

Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak ülke içinde satan, satışa arz eden, başkalarına veren (temin eden), sevk eden, nakleden, depolayan, satın alan, kabul eden, bulunduran kişi, 10 yıldan az olmamak üzere hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Ancak, uyuşturucu veya uyarıcı madde verilen veya satılan kişinin çocuk olması hâlinde, veren veya satan kişiye verilecek hapis cezası on beş yıldan az olamaz (TCK md.188/3).

Yukarıdaki belirtilen uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin eroin, kokain, morfin, sentetik kannabinoid ve türevleri veya bazmorfın olması, halinde verilecek ceza yarı oranında artırılır. (TCk md.188/4)

Uyuşturucu madde satma, satışa arzetme, başkalarına verme (temin etme), sevk etme, nakletme, depolama, satın alma, kabul etme, bulundurma fiillerin; okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına iki yüz metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi, halinde suçun cezası 15 yıldan az olmamak üzere hapis ve 30 bin güne kadar adli para cezasıdır. (TCK md. 188/4)

Yukarıdaki tüm uyuşturucu suçlarının, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında, suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde, verilecek ceza bir kat artırılır .(TCK md.188/5)
Üretimi resmi makamların iznine veya satışı yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteye bağlı olan ve uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran her türlü madde açısından da yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanır. Ancak, verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir. (TCK md.188/6)

Uyuşturucu veya uyarıcı etki doğurmamakla birlikte, uyuşturucu veya uyarıcı madde üretiminde kullanılan ve ithal veya imali resmi makamların iznine bağlı olan maddeyi ülkeye ithal eden, imal eden, satan, satın alan, sevk eden, nakleden, depolayan veya ihraç eden kişi, sekiz yıldan az olmamak üzere hapis ve yirmi bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. (TCK md.188/7)

Bu maddede tanımlanan suçların tabip, diş tabibi, eczacı, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire, diş teknisyeni, hastabakıcı, sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. (TCK md.188/8)

4. Etkin Pişmanlık Nedir? Uyuşturucu Madde Ticareti Suçunda Etkin Pişmanlık Ceza İndirimi Var mıdır?

Etkin Pişmanlık; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen, bir suçun işlenmesinden sonra failin pişmanlık göstermesi durumunda cezasının azaltılması veya tamamen ortadan kaldırılması halidir.
Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçlarına iştirak etmiş olan kişi, resmî makamlar tarafından haber alınmadan önce, diğer suç ortaklarını ve uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin saklandığı veya imal edildiği yerleri merciine haber verirse, verilen bilginin suç ortaklarının yakalanmasını veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesini sağlaması hâlinde, hakkında cezaya hükmolunmaz. (TCK md.192/1-2);

Bu suçlar haber alındıktan sonra gönüllü olarak, suçun meydana çıkmasına ve fail veya diğer suç ortaklarının yakalanmasına hizmet ve yardım eden kişi hakkında verilecek ceza, yardımın niteliğine göre dörtte birden yarısına kadarı indirilir. (TCK md.192/3);

5. Etkin pişmanlık hükümlerinin uyuşturucu madde ticareti suçunda uygulanabilmesi için aranan şartlar nelerdir?

Fail, uyuşturucu madde imali, ihracı, ithali, satışı veya başkasına verme vb. veya kullanma, kabul etme, bulundurma vb. suçlardan birini işlemiş olmalıdır.

Fail, bizzat ceza yargılamasına katkı yapılmalıdır. Failin yaptığı hizmet ve yardım, kendi suçunun ya da bir başkasının suçunun ortaya çıkmasına ya da diğer suç ortaklarının yakalanmasına önemli ölçüde katkı sağlamalıdır. Failin verdiği bilgiler doğru, yapılan hizmet ve yardım sonuca etkili ve yararlı olmalıdır.

Fail tarafından yapılan yardım ve hizmet suç veya suç ortaklarının ortaya çıkmasını temin eden soruşturmaya da kovuşturma makamlarına yapılmalıdır.

Fail tarafından yargılamaya konu hakkında sunulan hizmet ve yardım, suçun resmi makamlar tarafından haber alınmasından sonra, ancak mahkemece hüküm verilmeden önce gerçekleşmelidir. Bir suç hakkında soruşturma yapmakla yetkili olan adli ve idari merciler, Adalet ve İçişleri Bakanlıkları, savcılıklar, emniyet ve jandarma teşkilatı, suçları savcılıklara iletmekle yükümlü olan vali ve kaymakamlıklar, elçilikler ve konsolosluklardır.

 İLGİLİ YARGITAY KARARLARI

SANIĞIN EYLEMİNİN UYUŞTURUCU MADDE TİCARETİ YAPMA SUÇUNU MU YOKSA KULLANMAK İÇİN UYUŞTURUCU MADDE BULUNDURMA SUÇUNU MU OLUŞTURDUĞU HUSUSUNDA

Uyuşturucu madde bulundurma eyleminin, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçunu mu, yoksa uyuşturucu madde ticareti suçunu mu oluşturduğunun tespitinde belirgin rol oynayan husus, bulundurmanın amacıdır. Ceza Genel Kurulunun 15.06.2004 tarihli ve 107-136 ile 06.03.2012 tarihli ve 387-75 sayılı kararları başta olmak üzere bir çok kararında da belirtildiği üzere, uyuşturucu madde bulundurmanın, kullanma maksadına matuf olduğunun belirlenmesinde dikkate alınması gereken ve öğreti ile uygulamada da kabul görmüş olan bazı kriterler bulunmaktadır.

Bunlardan ilki; failin bulundurduğu uyuşturucu maddeyi başkasına satma, devir veya tedarik etmek hususunda herhangi bir davranış içine girip girmediğidir.
İkinci kriter, uyuşturucu maddenin bulundurulduğu yer ve bulunduruluş biçimidir. Kişisel kullanım için uyuşturucu madde bulunduran kimse, bunu her zaman kolaylıkla erişebileceği bir yerde, örneğin genellikle evinde veya iş yerinde bulundurmaktadır. Buna karşın uyuşturucunun ev veya iş yerine uzakta, çıkarılıp alınması güç ve zaman gerektiren depo, mağara, samanlık gibi bir yere gizlemesi kullanma dışında bir amaçla bulundurulduğunu gösterebilir. Yine, uyuşturucunun çok sayıda özenli olarak hazırlanmış küçük paketçikler hâlinde olması, her paketçiğin içine hassas biçimde yapılan tartım sonucu aynı miktarda uyuşturucu madde konulmuş olması, uyuşturucu maddenin ele geçirildiği yerde veya yakınında, hassas terazi ve paketlemede kullanılan ambalaj malzemelerinin bulunması, kullanım dışında bir amaçla bulundurulduğu hususunda önemli bir belirtidir.

Üçüncü kriter de, bulundurulan uyuşturucu maddenin çeşit ve miktardır. Uyuşturucu madde kullanan kimse genelde bir ya da benzer etki gösteren iki değişik uyuşturucu maddeyi bulundurur. Bu nedenle değişik nitelikte ve farklı etkileri olan eroin, kokain, esrar ve amfetamin içeren tabletleri birlikte bulunduran sanığın bunları satmak amacıyla bulundurduğu kabul edilebilir. Kişisel kullanım için kabul edilebilecek miktar, kişinin fiziksel ve ruhsal yapısı ile uyuşturucu veya uyarıcı maddenin niteliğine, cinsine ve kalitesine göre değişiklik göstermekle birlikte, Adli Tıp Kurumunun mütalaalarında esrar kullananların her defasında 1-1,5 gram olmak üzere günde üç kez esrar tüketebildikleri bildirilmektedir. Esrar kullanma alışkanlığı olanların bunları göz önüne alarak, birkaç aylık ihtiyaçlarını karşılayacak miktarda esrar maddesini ihtiyaten yanlarında veya ulaşabilecekleri bir yerde bulundurabildikleri de adli dosyalara yansıyan ve bilinen bir husustur. Buna göre, esrar kullanan faillerin olağan sayılan bu süre içinde kişisel olarak kullanıp tüketebilecekleri miktarın üzerinde esrar maddesi bulundurmaları hâlinde, bulundurmanın kişisel kullanım amacına yönelik olmadığı kabul edilmelidir.

Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğin de;

Birinci uyuşmazlık konusunda varılan sonuca göre; suç konusu uyuşturucu maddeyi kullanmak için satın aldığını söyleyen sanığın savunmalarının aksine, bu maddeyi başkasına satacağına, devredeceğine veya vereceğine ilişkin herhangi bir davranış içinde olduğu hususunda bir tespit bulunmadığı gibi kullanma dışında bir amaçla bulundurduğuna ilişkin delil de olmaması, suç konusu uyuşturucu maddenin aracın görünür yerinde ve tek parça hâlinde olması, ele geçirilen esrarın miktarı itibarıyla da kullanım sınırları içerisinde kalması karşısında, sanığın sabit görülen eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu kabul edilmelidir. (Yargıtay GCD 2017/220 E., 2018/605 K.)

ETKİN PİŞMANLIK

Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanık hakkında TCK’nın 192. maddesinin üçüncü fıkrasında düzenlenen etkin pişmanlık hükmünün uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığının tespiti bakımından eksik araştırma ile hüküm kurulup kurulmadığının belirlenmesine ilişkindir. Gözlerinde kızarıklık, aşırı terleme ve tedirgin hareketleri gözlemlenen sanığın, bu yönde oluşan şüphe nedeniyle iç beden muayenesi kararı alınarak midesinde uyuşturucu madde bulunup bulunmadığının zaten belirleneceği dikkate alındığında, sanığın kolluk görevlilerine midesinde uyuşturucu madde taşıdığını söylemesinin sonuca etkisinin bulunmadığı, dolayısıyla sanık hakkında etkin pişmanlık hükmünün uygulanma koşullarının oluşmadığı kabul edileceğinden, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir. (Yargıtay Ceza Genel Kurulu E: 2017/2 K: 2019/42)